İç Ege Bağ Rotası ve Bağ Evleri 

İç Ege Bölgesi aslında Türkiye’de şarap üretiminin önemli bir bölümünün gerçekleştirildiği bir bölge.

Uluslararası Bağ ve Şarap Örgütü’ne göre 448.000 hektarlık asmaları ile dünyada bağ alanında 5’inci, 4,2 milyon ton ile üzüm üretiminde dünyada 6’ncı sırada yer alıyor. 

Ancak, bu üzümlerinin çoğu kuru üzüm veya pekmez üretiminde kullanılıyor ve %3’ünden azı şarap haline geliyor.

Dağlar ve tepelerle eğimli arazilerde yetişen bağlarla kaplı bu bölgede özellike deniz seviyesinden yaklaşık 900 metre yükseklikteki Güney platosu şaraplık üzüm için çok makbul bir bölge.

Tarih boyunca üzüm üretilmiş bu bölgede gittiğiniz tüm yollar asmalarla kaplı. Hatta ara yollara girdiğinizde eski çalı asma sistemindeki tarihi üzüm bağlarını hala görebiliyorsunuz. 

Sadece şaraphaneleri ile değil, Binlerce yıllık tarihi ve coğrafyasıyla, doğa harikalarıyla iç Ege Bağ Rotası, Türkiye’nin keşfedilmesi gereken güzellikleri arasında, 

İç Ege’de yer alan bağ evleri ve şarapevlerini İzmir’den başlayıp Uşak’a uzanan oradan Çal’a inen ve Kuşadası üzerinden geri dönen bir çember gibi düşünürseniz sırası ile ziyaret edebileceğiniz şarapevleri şöyle:  Sevilen, Nif, Selendi, Kastro Tireli, Pendore, Yanık Ülke, Çal Bağ Yolu (Kuzubağ, Lermonos, Küp, Erdel şarapevleri) , Pamukkale, Prodom, Yedibilgeler, Lucien Arkas Şarapçılık.

Dilerseniz bu rotaya Urla köylerindeki Urla Bağ Yolunu da ekleyerek genişletebilirsiniz. 

 

Bizim ziyaret ettiğimiz bağ evlerine dair izlenimlerimizin yer aldığı yazı linklerini paylaşıyorum: 

NİF BAĞLARI VE ŞARAPEVİ nif-baglari-ve-sarapevi

YANIK ÜLKE BAĞLARI VE ŞARAPEVİ, VİLLA ESTET OTELİ VE LOKANTA ESTET yanikulke

Kuzubağ, Küp, Lermonos, Erdel Bağ evlerinin de yer aldığı Çal Bağ Yolu ve Şarap Evleri, Apollon Tapınağı, Kaklık Mağarası, Clandras Köprüsü, Ulubey Kanyonu – İç Ege Keşifleri 2. Rota

LUCIEN ARKAS BAĞLARI – İZMİR TORBALI

URLA CİVARI GASTRONOMİ KEŞİFLERİ, URLA BAĞ YOLU VE URLA KÖYLERİ

 

Zeynep Atılgan Boneval

Dilerseniz diğer İç Ege Keşiflerimizi de okuyabilirsiniz.

İç Ege bölgesinde yepyeni keşifler yaptık 5 gün boyunca. Muhteşem antik kentler, kalıntılar ve de doğa harikaları gördük, şahane bağ evleri ziyaret ettik, nefis şaraplar içtik.

Denizden karaya içeri girildiği için insan sıcaklık ve kuraklıktan çekiniyor. Ancak içerilere girdikçe yükselen bir platoda ilerlediğiniz için yayla etkisi ile hava ferahlıyor ve serinliyor. 

Ayrıca yüksek platolar yağmur aldığı ve dereler ile beslendiği için doğa ve  toprak çok verimli. Yolculuğumuzun tamamı yemyeşil bağlar, zeytinler, kirazlar, meyve ağaçları ve mısırları seyrederek geçti. Alçalıp yükselen dağlardan taraça taraça inen tüm topraklar taa tepelere kadar bağ, bahçe, ağaçlık, ekinlik. Üçgen yükselen dağlara, rastgele bir patchwork gibi yamanmış dikdörtgen tarlaların görüntüsü adeta bir Cezanne tablosu gibi. Meğer ne cevherler varmış bu rotada…

İç Ege Bölgesi keşiflerimizi, birkaç farklı haftasonu gezisi olarak 3 farklı rota altında derledim. Arzu edenler tabi ki bizim gibi hepsini birleştirebilir: