Son yıllarda Karadağ’ın ismini çok duyar olduk. Avrupa’nın en küçük ülkelerinden birisi belki Karadağ, ancak bu ufacık Balkan güzeli, tarih, deniz, doğa ve macerayı harmanlayan nefis yaz kaçamakları sunuyor.
Göller, dağlar, nehirler ve deniz ile her köşe başında nefes kesici manzaralar, kaybolmuş krallıkların kalıntıları, harika sahiller…
En güzel 10 Karadağ keşiflerini sizin için derledik:
- Kotor Koyu
Kotor koyunun derinliklerine gizlenmiş Kotor şehri tarihi şehri ve limanı adeta Karadağ’ın mücevheri. Sırtını dağlara yaslamış surların arkasındaki eski şehrin daracık labirent gibi sokaklarında müzeler, kışlalar, kiliseler arasında kaybolarak, yavaş yavaş tırmanarak keşfedin. 9. Yüzyılda Venedik’liler döneminde inşaa edilmiş şehrin ünlü kalesi San Giovanni Fortress’in 1355 merdivenini tırmanıp tepeye ulaştığınızda, tarihi şehrin üzerinden, dizi dizi yelkenli ve yatları ile limanı, ufukta parlayan denizi ile tüm koyu ve Vrmac dağını ayaklar altına seren nefes kesici bir manzara sizi bekliyor. Eski şehrin önünde deniz kıyısında yer alan marina yüzlerce tekneye ve Dobrota saraylarına ev sahipliği yapıyor.
Kotor Koyunun girişinde bir adacıkta yer alan Our Lady of the Rocks, 15. yüzyıldan beri şehrin denizcilerini koruyor. Kotor’dan kısa bir tekne gezisi ile ulaşabileceğiniz adanın kilise ve müzesini gezip, etrafını çevreleyen koyun ve Perast kasabasının nefis manzaralarını seyredebilirsiniz..
Kotor Koyunun en eski yerleşimi olan Risan’da keşfedilen 2. Yüzyıldan kalma Yunan Tanrı ve Tanrıça mozaikleri görenleri büyülüyor.
Kotor Koyunun en güzel kasabalarından birisi olan Perast, dizi dizi sarayları ile, Karadağ’ın Adriyatik denizinin en zengin deniz ticaret merkezlerinden birisi olduğu dönemin yaşayan kanıtı. Modern yapılaşmanın girmediği ve araç trafiğine kapalı olan Perast, orjinal ve görkemli taş mimarisi, limana girip çıkan yelkenlileri ve karşısında yer alan iki ada kiliseleri ile görsel bir şölen sunuyor.
- Sveti Stefan Adası
Ufacık bir adacık üzerine 15. yüzyılda inşaa edilmiş Sveti Stefan kasabası, pembe kumsalları, turkuaz renkli denizi suları, tarihi zeytin ağaçları, göz kamaştırıcı taş mimarisi ve kırmızı kiremit damları ile Karadağ’ın gözdelerinden birisi. Eskiden Marilyn Monroe gibi ünlüleri ağırlamış kraliyet yazlığı, şimdi dünyanın en rafine otellerinden birisi olan Aman oteline ev sahipliği yapıyor. Sveti Stefan’da denizin keyfini çıkardıktan sonra Adriyatik denizine batan güneş eşliğinde taze deniz mahsülleri yemek unutulmaz bir deneyim.
- Durmitor Ulusal Parkı
Gölleri, nehirleri, kanyonları, dramatik dağları ve tepeleri, vadileri ile Durmitor Ulusal Parkı.
Avrupa’nın en büyük ve en güzel doğa parklarından birisi. 1450 metre yükseklikte kurulmuş Žabljak bölgenin ve park keşiflerinin merkezi. Yürüyüş, rafting, yüzme ve kaya atlayışı cenneti olan parkın keşfe değer noktaları ise:
- masmavi gürül gürül suları ile Blue Tara nehri,
- Grand Canyon’dan sonra dünyanın 2. derin kanyonu olan Tara Kanyonu,
- Durmitor dağlarının zirvelerine nazır konumlanmış Black Lake gölü,
- Karadağ’ın ikinci zirvesi Bobotov Kuk tepesi.
- Tara Kanyonun görmek için en güzel manzara noktası ise, nehirden 172 metre yükseklikte inşaa edilmiş tarihi Djurdjevica Tara kemerli köprüsü.
- Ulcinj Kasabası
Arnavutluk yakınlarında yer alan Ulcinj, cami minareleri ve kilise kuleleri ile Karadağ ve Arnavutluk kültürlerinin sentezi olan, renkli flamingoları ile son derece fotojenik bir sahil kasabası. Ulcinj sahillerinde 12 kilometre uzanan altın kumsal Velika Plaza plajı ise, kite sörf, müzik festivali, plaj partileri ile Karadağ’ın en trendy yaz destinasyonlarından birisi.
Yine Arnavutluk sınırındaki Ada Bojana, bir nehir üzerinde yer alan adacık. Serin esintileri ile yaz sıcaklarını hafifleten, yürüyüş, tırmanış, kano gibi açık hava aktiviteleri ile macera dolu bir destinasyon.
- Bar Eski Şehri
Karadağ’ın mücevheri olan Stari Bar savaş sırasında neredeyse tamamen imha olmuş ve terk edilmiş. Ancak savaş sonrası memleketlerine dönen şehirlilerin hünerli sivil mimariciliği sayesinde orjinal tarihi binalar restore edilerek eski güzel günlerine döndürülmüş. Antik taş köprüleri, taş binaları ile tarihte yürüdüğünüz bir şehir. Renkli sokakları, antik kalıntıları, müzeleri, sanat galerileri, doğu esintileri taşıyan restoranları ile Karadağ tarihinde Türklerin izini ve hala devam eden kültür karmasına şahit olmak için ideal bir durak.
- Herceg Novi Kasabası
Hırvatistan’dan Karadağ’a giriş yaptıktan sonra karşınıza çıkan ilk sahil kasabası olan Herceg Novi, ülkenin en güzel koylarına, canlı gece hayatına, etkileyici Ortaçağ ve modern mimari örneklerine ev sahipliği yapıyor. Bir tarafta Karadağ, diğer tarafta Hırvatistan manzarlarına nazır koy, Avustuya – Macaristan döneminden kalma sur ve hisarlar, ve de üzerinde masalsı bir kilise yer alan adacık manzarası ile gerçekten büyüleyici. Sahil boyunca 7 kilometre ilerleyen Setaliste Pet Danica yürüyüş yolu, irili ufaklı birçok plajı ve marinayı birbirine bağlarken, ılık ve tertemiz denizi ile sahiller Karadağ’ın en güzel deniz keyfini sunuyor. Belavista meydanında oturup, müzik akademisi öğrencilerinin violin serenadlarını dinleyerek kahvenizi yudumlayabilirsiniz. Herceg Novi veya Kotor’dan tekneler ile ulaşabileceğiniz Lustica yarımadasında yer alan Mavi Mağara, sürekli değişen mavi renkli ışığı ile görülmeye değer bir doğa harikası.
- Petrovac Sahilleri
Budva ve Bar şehirlerinin arasında yer alan Petrovac, Karadağ’ın en çekici sahillerinden birisi. James Bond filmi ‘Casino Royale’ filmine sahne olduktan sonra cazibesi ve ziyaretçisi artan Petrovac hala dingin ve huzurlu bir sahil kasabası.
- Skadar Gölü
Balkanların en büyük gölü olan Skadar yazın bir kuş cennetine dönüşüyor. Yemyeşil doğası, göçmen kuşları ve Dalmaçya pelikanları, gölü çevreleyen otantik tarihi köy ve manastırları, renkli geleneksel balıkçı kayıkları ile göl adeta bir masal dünyası.
- Nefes Kesen Manzara Noktaları:
- Crnojevic nehri üzerindeki at nalı şeklindeki viraja tünemiş Pavlova Strana, nefes kesici bir manzara noktası.
- Lovcen dağında 461 basamak tırmanarak ulaştığınız, şair, filozof ve psikopos Petar Petrovic Njegos’in mozolesi, 360 derecelik Karadağ sahilleri, Skadar gölü, Arnavurluk ve Hırvatistan manzaraları ile gerçekten nefes kesici başka bir manzara noktası.
- Dimdik bir uçurum kayalığın üzerine tünemiş 17. Yüzyıldan kalma Ostrog Manastırı, yer çekimine aykırı konumu ile şaşırtıcı bir mimari örneği.
- Geçmiş ve Gelecek Sembolleri
- Karadağ’ın eski kraliyet başkenti Cetinje, Blue Palace sarayı, Cetinje Monastery manastırı, King Nikola adalet sarayı ve Ulusal Müzesi ile Karadağın tarihini tanımak isteyenler için doğru bir durak.
- Tarihi bir donanma tersanesi olan Porto Montenegro, dünyanın en lüks ve şık yat ve yelken marinasına dönüştürüldü. Deniz kıyısında palmiyeler ve pastel renkli binalar ile donanmış yürüyüş yolunda dizilmiş otel, restoran, kafe, butik ve kulüpleri ile Akdeniz’in cazibe merkezi.
Zeynep Atılgan Boneval