Ekvator’un ticari ve sanayi merkezi olan Guayaquil, çok önemli bir liman kenti. Petrol bulunduktan sonra zenginleşen Ekvator, tüm yatırımlarını bu gözbebeği şehre yapmış ve Güney Amerika’da Guayaquil ‘Pasifiğin İncisi’ olarak anılıyor.
Şehir ismini İspanyollar’dan önce burada yaşayan, ve de İspanyollara teslim olmayan kabilenin reisi Guayas ve eşi Quil’in isimlerinin birleşiminden alıyor. 1534’de İspanyollar istila ederek, Santa Ana tepesinin eteklerinde İspanyol şehrini kurmuşlar. Tepelerde hala o dönemden kalan orjinal evler, nehre bakan surlar ve korsanlara karşı kullanılan toplar duruyor. Şehir civarında ise Ispanyol döneminden önceki yerlilere ait Valdivia, Machalilla ve Montena arkeolojik yerleşim alanlar yer alıyor. Pasifiğe açılan Guayaquil körfezinin çevresinde kurulmuş şehrin içinden körfeze akan Guayas nehri geçiyor, körfez üzerinde ise yarım ada ve adacıklar yer alıyor.
Eski şehir merkezinde yer alan 1948’den kalma Katedral mermerleri ve vitray camları ile neo gotik tarzı yansıtıyor. 16.yy’dan kalma Santo Domingo Kilisesi ise şehrin en eskisi, ünlü ressam Salas’ın resimleri ile süslenmiş. Gotik stildeki La Merced ise altın kaplı altara sahip.
Malecon Simon Bolivar (Malecon 2000): Şehrin medarı iftiharı ise, son yüzyılda ülkede yapılmış en büyük mimari proje olan Malecon Simon Bolivar projesi. 20 kilometrekarelik alanda kuzeyde spor, eğlence, bilim, tarih ve sanat merkezi olan Centro Cultural Simon Bolivar merkezi, ortada Civic Plaza tarihi galerisi, iki Latin Amerika özgürlükçüsü olan Simon Bolivar ve San Martin’in el sıkıştığı Hemicido de la Rotonda heykeli, Fas ve Arap stili saat kulesi, yat kulübü ve tarihi korsan gemisi, güneyde ise Gustave Eiffel imzalı eski Pazar yeri, Club de la Union sosyal kulübü, Ekvatorun ünlü şairi ve 19yy başkanı Olmedo’nun meydan ve heykeli, Bahia Malecon alışveriş merkezi ve Guayas nehrine bakan teras restoranları yer alıyor. Sahil boyunca ise güneyde Cuenca caddesinden başlayıp, kuzeyde Barrios Las Penas’a kadar devam eden 2.5 kilometrelik sahil yürüyüş yolu yer alıyor. Şehrin kalbinin attığı Malecon Simon Bolivar, özellikle akşamlarıve haftasonları tüm şehirlilerin yürüyüş, eğlence, kültürel etkinlik, alışveriş ve yeme-içme için akın ettiği bölge. Burada şehrin nabzını tutabileceğinizden emin olabilirsiniz.
Santa Ana Tepesi: Kuzeyde yer alan Santa Ana, tepeden taraça taraça inen yamaçlarında rengarenk favella evlerine ev sahipliği yapıyor. 444 basamak ile Santa Ana tepesine çıkarak şehir ve nehir manzarasını izleyebilir ve de meydanda yer alan restoran, sanat galerileri, kilise ve manzaralı deniz fenerini ziyaret edebilirsiniz.
Las Penas Barrio: Santa Ana’nın hemen altında yer alan Las Penas Guayaquil’in ilk yerleşim bölgesiymiş. Yazarlar, şairler, ressamlar bu bölgede yaşarmış. Nehir kıyısına kadar inen Kolonyal stilde ahşap tarihi binalar 1896’daki büyük yangında yanıp kül olmuş ve Neo Klasik stilde yeniden inşaa edilmiş. Rengarenk boyanmış balkonlu çift katlı ahşap evler gerçekten çok sevimli bir mahalle yaratmış. Kaldırım taşlı Numa Pompillo Uona yokuşu ise sanat galerileri ile dolu. Evler tepelere doğru renkli favellalara dönüşüyor. Guayaquil’in en keyifli bölgesi diyebilirim.
MÜZELER
Casa de La Cultura: Antik eseler müzesinde ülkenin en geniş altın koleksiyonuna ev sahipliği yapıyor. En eski kabileler tarafından yapılmış seremoni kaseleri, altın bilezikler, burun yüzükleri, dudak ve yanak süsleri, maskeler, küpeler, kalkan süsleri yer alıyor. Eski Amerika yerlileri İspanyolları topraklarına getiren altının şeytan olduğuna inandıkları için istilalardan kaçarken tüm altınları bırakmışlar.
Municipal Museum: Arkeoloji, Tarih, Kolonyal ve Modern sanat müzesi Shuar’ların tzanzas kafalarına ev sahipliği yapıyor. Ekvator’un güneydoğusunda yaşayan Shuar kabilesi düşmanlarını yakaladıkları zaman, kötü ruhları uzak tutmak için kafalarını büzerlermiş. İşin ilnginç tarafı bu vakumlanmış gibi minyatür kafalar hala orjinal yüzlerin tüm özelliklerini koruyorlar. Ve dünyada bu işlemin yöntemini kimse hala çözülememiş. Hala yaşayan Shuar’lar ise artık bu geleneğin sırrını bilmiyorlar.
Presley Norton Museum: İki katlı 1942’den kalma sevimli konaktaki müze, Antik Ekvator kabilelerinin yaşam ve gelenekleri sergiliyor. Arkeoloji aficionado’su Presley Norton’un, çömlekler, mücevherler, maskeler, taş kafalık ve altın kalıpları gibi 8000 parçadan oluşan kişisel koleksiyonu 3 tarihi dönemi yansıtıyor: MÖ 4200-500, MÖ500-MS500 VE MS500-1530
Simon Bolivar Kültür Merkezi ise Çağdaş Sanat müzesi (MAAC) ve Arkeoloji müzesine ev sahipliği yapıyor. Nahim Isaias müzesi Kolonyal döneme ait bir sanat müzesi.
PARKLAR VE MEYDANLAR
Şehrin en büyük parkı olan Centenario Park, Jose Monserrat’ın özgürlük için savaşanlar anısına yaptığı kahramanlık, adalet, vatanseverlik ve özgürlüğü yansıtan bronz heykele ev sahipliği yapıyor.
Bolivar veya Iguana isimleri ile de anılan Seminaro Parkı ise, Simon Bolivar heykeline ve de dibinizde biten kuşlar, iguanalar ve balılara ev sahipliği yapıyor.
Las Americas Bulvarı ise şehre ismini veren yerli kabile reisi Guayas ve eşi Quil’in heykelini barındırıyor.
Guayaquil Historic parkı içerisinde ülkenin tarih boyunca farklı yüzlerini yansıtan 3 bölümden oluşuyor: mangrove ağaçlarına, Daule nehrine, çok çeşitli flora ve faunaya ev sahipliği yapan 80 dönümlük tropik doğal wildlife zone, eski yerli kabilelerin yaşam geleneklerini ve kırsal yaşamın kültürel izlerini yansıtan Traditions Zone ve de binalar ile şehir yaşamının gerçeğini yansıtan Architecture Zone.
Malecon el Salado: Nehir kenarında yer alan kültür, doğa ve eğlence alanı, restoranlar, barlar, galeriler, el işi ürünler satan dükkanlar ile cıvıl cıvıl. Haftasonlarında geceleri çeşmeli meydanın etrafında ise ışık ve ses gösterileri yapılıyor.
ŞEHİR YAKINLARINDAKİ DOĞAL PARKLAR
Guayaquil Botanik Bahçesi: 80 orkide türü ile 700 çeşit bitkiye, 75 kuş, 25 kelebek türüne ev sahipliği yapıyor. Ayrıca Valdivia ve Mantena kabilelerine ait örnek evler, kabilelerin yaşam geleneklerine ışık tutuyor.
Samanes Doğal Parkı: Korunan bu ormanlık alan 193 çeşit bitki, 90 kuş, 9 memeli, 7 sürüngene ev sahipliği yapıyor. Haftasonları koşu, bisiktlet, gölette deniz bisikleti gibi aktiviteler için gelenlerle dolup taşıyor.
Cerro Blanco Ormanı: Kuru tropik orman jaguar, puma, beyaz kuyurklu geyik, capuchin maymunlarına ve 211 tür kuşa ev sahipliği yapıyor. Ocak-Mayıs arası yemyeşil ve sulak olan ormanlar kuşların çiftleşmesini seyretmek için ideal.
OTELER
Hotel Oro Verde: Eski şehirde yer alan tartışmasız en iyi otel. Tarihi bir binada yer alan Oro Verde kolonyal dönemin tarzını ve şıklığını yansıtıyor. Restoranı da şehrin en iyilerinden.
Man Ging Art Hotel: Oro Verde’nin tam karşısına açılan sanat oteli kolonyal lüks ile modern dokunuşları birleştiriyor.
El Manso: Eski şehirde tam merkezinde Malecon Simon Bolivar sahil yoluna bakan EL Manso uygun fiyatlı bir butik pansiyon. Restoranı ise Ekvator lezzetleri sunuyor.
Mansion del Rio Boutique Hotel: Barrio Las Penas mahallesinde yer alan butik otel
Hampton Inn ve Hotel Palace eski şehirde yer alan uygun fiyatlı oteller
Wyndham, Hilton Colon, Four Points Sheraton ve Hotel Continental ise eski şehre biraz uzak modern oteller.
RESTORANLAR
El Caracol Azul, Şehir de deniz mahsüllerinin en lezzetli ve şık adresi
La Canoa, Iguana Park’ın köşesinde yer alan La Canoa Ekvator mutfağından lezzetler sunan lokal bir restoran.
La Tasca del Sol, Eski şehirde yer alan ceviche’leri (kişniş ve limon ile marine edilmiş çiğ balık ve deniz böceği) ile ünlü restoran
Artur’s Café, Barrio Las Penas mahallesinde yer alan pub & restoran uluslarası lezzetler sunuyor.
Lo Nuestro, Urdesa bölgesinde yer alan deniz mahsülleri restoranı
El Patacón, Urdesa bölgesinde yer alan Ekvator ve İspanyol lezzetleri sunan tapas bar.
La Casa de Cangrejo, Urdesa bölgesinde yer alan menüsündeki her yemekte yengeç barındıran restoran.
Cevichería: Urdesa bölgesinde yer alan çeşit çeşit ceviche’leri ile ünlü restoran
Lo Mejor de lo Nuestro; Şehrin lüks yaşam semti olan Samborondon bölgesinde yer alan deniz mahsülleri restoranı.
Plaza Lagos, Samborondon bölgesinde yer alan alışveriş merkezinde birçok restoran yer alıyor.
Ne Zaman Gidilir?
Guayaquil’i ziyaret için en uygun zaman nispeten kuru sezon olan Mayıs – Aralık arası.
YOLCULUK TERAPİSİ EKVATOR YAZILARI
- Galapagos izlenimleri için: www.yolculukterapisi.com/galapagos
- Galapagos rotaları için: www.yolculukterapisi.com/galapagos-rotalari
- Galapagos canlı türleri için: www.yolculukterapisi.com/galapagos-canlilari
- Guayaquil izlenim, rota ve rehberi için: www.yolculukterapisi.com/guayaquil
- Ekvator izlenim, rota ve rehberi için: www.yolculukterapisi.com/ekvator
- Cuenca izlenim, rota ve rehberi için: www.yolculukterapisi.com/cuenca
- Quito izlenimleri için: www.yolculukterapisi.com/quito
- Quito rotaları için: www.yolculukterapisi.com/quito-rotalar
- Quito rehberi için: www.yolculukterapisi.com/quito-rehber
ZEYNEP ATILGAN BONEVAL